• 23:28BURASI TÜRKİYE

    Türkiye'de çıkan bir `araba` yangınına türklerin oksijen tüpü ile müdahale ettiği duyuruldu.RUSLAR KİMİNLE DANS ETTİKLERİNİ BİLMİYORLAR... Edit 29.01.2016 23:28, Alperen Durmaz

  • 23:24Yarıyı tatili uzatilacakmi?

    Ogrencilerin merakla bekledigi sorunun cevabini meb acikladi. Yetkililerin yariyil tstilinin uzatilmasi veya kisaltilmasi ile ilgili hicbir calisma yapmadigi duyuruldu. Edit 29.01.2016 23:24, Alperen Durmaz

  • 00:01Osmanlı'yı Anlamak.(Günün Makalesi)

    Bu yazımdaki asıl amaç size zorla Osmanlı sevgisi kazandırmak değil. Öncelikli amacım sizin biraz silkelenip kendinize gelmenize yardımcı `olmak.` Osmanlı Devleti 1299 yılında kurulmuş en başta küçük ama sonradan etkisini artırarak(Bazı kesimler farketmese de Bizans'ı içten çökerten devlet Osmanlıdır.)sık sık fetihler yapan ve etkisini her geçen gün artıran bir devlet olmuştur. Yükseliş Dönemi ile Cihan devleti olan bu devlet üç kıtaya bile yayılmış. Yayılmakla kalmayıp dünyadaki diğer devletleri bir nevi sömürgesi haline getirmiştir. Fakat bir İslam devletinin yükselişinden rahatsız olan diğer devletçikler birleşip Osmanlı'nın içine nifak tohumları sokmuşturlar.(Örnek verirsek: İttihat ve Terakki) Osmanlı duraklama dönemine girmiştir ve amaçlarına ulaşan diğer yabancı güçler son oyununu da oynayarak Osmanlı devletini öldürmüşlerdir... Bazı kesimler ne kadar inkar etselerde `biz` Osmanlı torunuyuz ve bu hep böyle kalacak. Osmanlı bitti sanılsa da bu Cihan İmparatorluğu hiçbir `zaman` bitmeyecektir. Çünkü bu devlet canlı canlı toprağa gömülmüştür (Hasta Ada'm muamelesi ile) Ama unutmasınlar ki torunları o Cihan Devletini toprağın altından çıkaracaktır ve o Cihan Devletinin Güneş'i ile kavrulacaktır. O gün yakındır. Sağlıcakla kalın. Edit 07.01.2016 00:01, Emir Malik Kadıoglu

  • 22:12Fenerbahçe Genç yıldızların peşinde !

    Fenerbahçe'nin ara transfer döneminde Teknik Direktör Vitor Pereira'nın isteği üzerine genç ve gelecek vaad eden oyuncuları transfer etmek istediği söyeniliyor.Bu transferlerin amacı ise genç oyuncuları geliştirip büyük takımlara satarak bu işten `kar` elde etmek. Edit 06.01.2016 22:12, Uraz Erten

  • 12:37İşte yapılan son seçim anketi

    GENAR'ın anketine göre bugün seçim olsa AK Parti'nin oy oranı 50.8, CHP'nin 25.7, MHP'nin 11.1, HDP'nin 10.2. olarak açıklandı. Yeni Akit Edit 06.01.2016 12:37, Emir Malik Kadıoglu

  • 12:33Liderlerin Gafları Top 5 (Sizler için derledik)

    İşte gaflar: Kargaşaya,kaosa bizimle yürü Türkiye (Devlet Bahçeli) Yürüyen merdivende çıkan merdivende inmek (Devlet Bahçeli) Seks Cumhuriyet(Ahmet Davutoğlu) Terör örgütüne yardım ve yataklık yapıyorum diyorsam bir bildiğim var herhalde (Kemal Kılıçdaroğlu) Namussuz Siyaseti getireceğim. (Kemal Kılıçdaroğlu) Edit 06.01.2016 12:33, Emir Malik Kadıoglu

  • 12:14Bahçeli'den Skandal Sözler (Yılın Cevabı)

    Bahçeli: "Siz de cevabı hep hayır olan sorular soruyorsunuz."dedi. Edit 06.01.2016 12:14, Emir Malik Kadıoglu

  • 08:02Dünya yıldızı Fenerbahçe'ye...

    `Yaz` sezonunda Fenerbahçe'nin takip ettiği Falcao için `Fenerbahçe` görüşmeler başlattı. Radamel Falcao kiralık olarak gelebilir. Edit 06.01.2016 08:02, Emir Malik Kadıoglu

  • 23:22Fenerbahçe Transfer Haberleri

    Resmi siteden yapılan açıklama şöyle; "Fenerbahçe `Kadın` Basketbol Takımı, `Adana` Aski Takımı’nda forma giyen Kamile Nacickaite’yi 2015-2016 sezon sonuna kadar kiralamıştır. 1989 doğumlu Litvanyalı basketbolcu, 2015 – 2016 sezonun geri kalan kısmında Sarı Lacivertli forma ile mücadele edecek. Bununla birlikte bazı `sosyal medya` mecralarında çıkan `Kadın` Basketbol Takımımızın oyuncusu Marissa Coleman’ın bu transfer sonrasında takımdan ayrılacağına yönelik iddialar yalandır. Kamile Nacickaite’ye Fenerbahçe’ye hoş geldin diyor, Sarı – Lacivertli forma ile birlikte nice zaferler ve şampiyonluklar diliyoruz. `Fenerbahçe` `Spor` Kulübü" Edit 05.01.2016 23:22, Emir Malik Kadıoglu

  • 23:09Twitter harf sınırını kaldırıyor. (Günün Haberi)

    Geçtiğimiz Ağustos ayında özel mesajlardaki 140 karakter sınırını kaldıran `Twitter` şimdi de aynısını genel gönderilerimize (yani tweet'lerimize) uygulamaya hazırlanıyor. Re/code'un aktardığı gelişmeye göre, Twitter'ın hazırlamakta olduğu yeni özellikle birlikte artık 10,000 karaktere kadar uzunlukta tweet'ler atabileceğiz ki bu da neredeyse sınırsız demek. Twitter'a yakın kaynakların bilgilendirmesine göre, 'Beyond 140' (140'ın ötesinde) ismini taşıyan proje ilk çeyreğin sonuna doğru tamamlanıp aktif edilecek imiş. Henüz nasıl bir yöntem izleneceği kesinleştirilmiş değil ancak bir numaralı seçenek, standart tweet tasarımının sürdürülüp, bir nev'i 'tıkla genişlesin' diyebileceğimiz bir sistem dahilinde, tıklamamız ertesinde orijinal uzunluktaki tweet'in açılacak oluşu. Ki en mantıklısı da bu zaten. Aksi halde resimler, yazılar vs. derken karman çorman bir hal alması işten bile değil ne de olsa. Bekleyip görelim bakalım, dediğimiz gibi ilk çeyreğin sonuna (yani Mart ayı) yetiştirilmeye çalışılıyormuş. Edit 05.01.2016 23:09, Emir Malik Kadıoglu

  • 20:56Yasama, Yürütme ve Yargı Organlarının Başkanları Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın `ev` sahipliğinde gerçekleşen yemeğe; Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan Ahmet Davutoğlu, `Adalet` Bakanı Bekir Bozdağ, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Yargıtay Birinci Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Sayıştay Başkanı Recai Akyel, Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanı Serdar Özgüldür, Askeri Yargıtay Başkanı Tuğamiral Ahmet Zeki Liman, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Tümgeneral Abdullah Arslan katıldı. Yemekte Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga ile Cumhurbaşkanlığı Özel `Kalem` Müdürü Hasan Doğan da hazır bulundu. Edit 05.01.2016 20:56, Emir Malik Kadıoglu

  • 19:22Namussuz Siyaset

    Ahmet Davutoğlu vaatlerimiz %70 ini gerçekleştirdik dedi ama bazıları hala Namussuz siyaseti getiremedi. Edit 05.01.2016 19:22, Emir Malik Kadıoglu

  • 19:163. Dünya Savaşı

    Şu anlık lafı fazla uzun tutmayacağım ama bilin istedim. Peygamber efendimiz 3.Dünya savaşının `Hatay` ili içerisinde Rus'larla ve Çinlilerle Müslümanların savaşacağını ve savaşı Müslümanların kazanacağını söylemiştir. İyi akşamlar Edit 05.01.2016 19:16, Emir Malik Kadıoglu

  • 19:10One minute...

    `AKP` susturduğu İsrail ile şimdi dost diyen bazı kesimler Peygamber Efendimizin Düşman olduğu müşriklerle yaptığı Hudeybiye Anlaşmasını ve ardından Mekke'nin Fethi'nin bilmez. `Emir` Malik Kadıoğlu Edit 05.01.2016 19:10, Emir Malik Kadıoglu

  • 19:04Sizce; Kim koyun?

    13 yıldır girdiği her şeçimde; Kaybeden bir partiye halen oy veren sen mi, Yoksa her seçimden tek başına galip çıkan AKP'ye oy veren ben mi, Sen Söyle Hangimiz Koyunuz? `Sevda` TÜRKÜSEV Edit 05.01.2016 19:04, Emir Malik Kadıoglu

  • 15:51Başkanlık Sistemi

    `AKP` - `CHP` görüşmesine ve `AKP` - `MHP` görüşmesinde `CHP` ve `MHP` tahmin edildiği gibi başkanlık sitemini desteklemedi. Varsın desteklemesinler `Recep Tayyip Erdoğan` halka soracağız dedi. Unutmasınlar ki halk milletvekillerinden büyüktür. Zaten %49 buçuk alan bir parti için referandum çok kolay. `Emir` Malik Kadıoğlu Edit 05.01.2016 15:51, Emir Malik Kadıoglu

  • 12:21Lozan Anlaşması.

    Fazla değil 1-2 yıl önce bir arkadaşım bana : " Siz 2023'ü boş yere beklemeyin çünkü Türkiye batacak,Ayasofya klise olacak, Türkiye hakimiyetini kaybedecek, Türkiye Boğaz'lardan feragat edecek." gibisinden bir şeyler söyledi. Murat Bardakçı'nın yazısına dayanarak söylüyordu bütün bunları, onun gibi bir sürü kişi aynı şeyi söyleniyordu. Ortaya ise hiç kimsenin yazının sonunu okumadığı ortaya çıkıyordu. Çünkü yazının sonunda yazar bütün bunları ben uydurdum diyordu. Yani şunu söylemeliyim ki ne kadar inkar etmeselerde. Her ne kadar Lozan Anlaşmasını savunup Türkiye'nin bu anlaşmaya bağlı kalmasını isteselerde. Bu anlaşma 2023'de bitecek ve Türkiye özgürlüğüne kavuşacak. Örneğin "Şu an ki hükümet yeraltı kaynaklarını işlemiyor." Diye muhalefet olan ve bu anlaşmayı savunanlar varya. Kim bilir bu anlaşma bittiği `zaman` ne diyecek. Sevgilerle Emir Malik Kadıoglu Edit 05.01.2016 12:21, Emir Malik Kadıoglu

  • 11:55Yunan Ordu'sunu Denize Dökmedik. (Günün Makalesi)

    (Yazı eskide olsa lütfen sonuna kadar okuyun ) Çocukluğumuzda bize öyle öğrettiler, papağan gibi onlar da yineledi `biz` de yineledik. "Denize döktük" deyince gözümün önüne hep incir, tütün ve barut kokuları içinde Birinci Kordon'dan patır patır suya atlayan ve çırpıntılı İmbat dalgalarında debelenen Yunan askerleri gelirdi. Ya da bizimkiler onları arkalarından sopayla ya da süngüyle itiyorlar, onlar da cuppa denize... Öyle olmadı. Gerçi Kordon'dan patır patır denize atlayanlar vardı ama onlar sivillerdi!... Hem de İzmir'e girişimizden tam bir hafta sonra. Yangından kaçıyorlardı. Yüzlercesi de böyle öldü. "Denize döktük" deyimi, çok hoşumuza gittiği için "mecazi" anlamda kullanılmıştı. 26 Ağustos sabahı saldırıya geçtik, dört günde Yunan ordusu çözüldü. İzmir yolu açılmıştı, oraya varmamız da on gün sürdü. Onları yendik ama yok edemedik. Buna gerek de yoktu, bu bir "imha" savaşı değildi. Amacımız Yunan ordusunu bitirmek değil, topraklarımızın işgal altında tuttuğu kesiminden çekilip gitmesini sağlamaktı. Ege'yi cephede bozularak ve kaçarak, Doğu Trakya'yı da Mudanya Mütarekesi uyarınca "anlaşmalı" boşalttılar. İstanbul mu? Onun kurtulmasına daha çok vardı, tam on üç ay... İstanbul için kesin bir barış antlaşmasını beklemek zorundaydık. (Ama bu da yeni kuşaklara "hemen sağlanmış" gibi öğretildi. Öyle ya, İzmir'in kurtuluşu 9 Eylül, İstanbul'un kurtuluşu 6 Ekim... Arada bir ay var gibi görünüyor ama aslında bir yıl var.) Peki cephede ne oldu? Yunan ordusunun bir kısmı İzmir'e doğru çekildi, bir kısmı kuzeybatıya, `Kütahya` üzerinden Bursa'ya doğru kaçtı. Kuzeye kaçanlar Mudanya'dan Tekirdağ'a geçtiler. Bunları kovalayamadık, yetişemezdik, gücümüzü dağıtamazdık. Fevzi Paşa'nın yaptığı saldırı planında böyle bir şey de öngörülmemişti. "Kendi hallerine" bıraktık. İzmir'e kaçanların bir kısmı sağı solu yakıp yıkarak peyderpey şehre ulaştı ve buradan gemilere bindirildiler. Son birlikler 8 Eylül günü limandan ayrıldılar. Yüksek Komiser, yani Genel Vali Aristidis Steryadis, "şehirde Yunan yönetiminin 8 Eylül gecesi saat 22.30 itibarıyla sona ereceğini" açıklayan bir bildiri yayınladı, sonra o da bir gemiye binip gitti. (Korkusundan ve utancından Yunanistan'a dönemedi ve Güney Fransa'da sürgünde öldü.) O `gece` boyunca İzmir, deyim yerindeyse askıda, havada kaldı... 9 Eylül sabahı öncü birliklerimiz (süvariler) şehre girdiklerinde, İzmir'de tek tük kaçamamış, sivil giyinmiş, halkın arasına karışmış ya da biryerlere saklanmış ve korkudan tir tir titreyen Yunan askeri bulunuyordu... Ancak Yunan ordusunun "tamamı" bu da değildi. Bazı birlikler de yarımada boyunca Çeşme ve Urla'ya doğru çekildiler, oradan Sakız'a ve Midilli'ye geçtiler. Bunlara da ilişilmedi, artık daha fazla kovalanmadılar. Çünkü bizim de "pilimiz zayıflamıştı" açıkçası... Adamlar o kadar ucuz kurtulmuşlardı ki, birkaç gün sonra darbe yapıp Gounaris hükümetini devirecek ve Atina'ya gidip oraya el koyacak gücü de buldular kendilerinde! İşin gerçeği budur. "Yunan ordusunu imha ettik" diyenlere inanmayınız. Ahmaklara ve kötü niyetlilere de özel duyurumuzdur: Bütün bunlar, kazandığımız büyük ve parlak zaferin şanına gölge düşürmez. Savaşı `biz` kazandık ve kesin kazandık. Fakat şu "kahpe Yunan" edebiyatını da, seksen `sekiz` yıl sonra ve "komşularla sıfır sorun" politikamız uyarınca, "o günkü düşmanımız, bugünkü dostumuz" şeklinde isterseniz artık gözden geçiriniz... Bayramınız mübarek olsun efendim. Engin ARDIÇ/Sabah Edit 05.01.2016 11:55, Emir Malik Kadıoglu

  • 23:13Türklük Zulüme Boyun Eğmemektir . Türklük Mazluma Umut Olmaktır.(Günün Makalesi)

    "Türklük;zulüme boyun eğmemektir,Türklük Mazluma umut olmaktır." Diyordu Diriliş Ertuğrul dizisindeki Ertuğrul. Bu söz bir dizide söylenmiş olsa da aslında gerçeği tamamıyla yansıtmaktadır. Türklüğün özü Budur aslında. Yıllarca ecdadımız kuru milliyetçilik yapmamış ve Türklüğü en son mertebeye ulaştırmaya çalışmışlardır.Tabi bu arada diğer ırkları da küçümsemiyerek. Günümüzde de kuru milliyetçilik yapanlar var hala. Katledilen hiç bir Müslümana acımayan Güya Türk milliyetçisi Müslümanlar şimdide Türkmen dağı hakkında hiç bir şey yapmıyorlar. Saraya yürüyeceğiz diyenler hadi gidin Türkmen kardeşlerimize yardım edin. Dediğim gibi milliyetçilik kuru laf ile olmaz. Milliyetçilik aynı zamanda dindaşlarımızı koruyan bir ilke olmalıdır. Eğer MİLLİYETÇİLİK TÜRK OLMAYAN MÜSLÜMANLARIN KATLEDİLMESİNE GÖZ YUMMAKSA BEN MİLLİYETÇİ DEĞİLİM. AKP ye millet düşmanı, vatan düşmanı diyenler ise lütfen devam edin okumaya ve yerli savunmadaki yenilikleri görün. Unutmayın ki artık dışa bağımlı değil dışa satan bir ülke var. Milli Silahlarımız (Yerli)! Türk savunma sanayi son yıllarda yaptığı atakla birçok alanda başarılı projeler gerçekleştirmeyi başardı. Milli tank, milli uçak ve milli uydu projeleri devletin büyük kararlılığı ile devam ediyor. Türkiye'nin bölgesinde liderlik iddiasını artıracak ve ordunun gücünü katlayacak projelerimiz. 1- SOM Füzesi 1- SOM Füzesi Pil bataryasına kadar tamamını TÜBİTAK tarafından geliştirilen SOM füzesinin menzili 200 kilometreye ulaşıyor. Uçaktan, karadan ve denizden atış imkânına sahip olan SOM füzesi hedefi, GPS ile uydudan ve yer haritası ile buluyor. Testleri tamamlarak seri üretime geçen füzeler Türk Silahlı Kuvvetleri'nin envanterine girdi. * SOM füzesinin menzilinin 500 kilometreye çıkarılması için de çalışmalar devam ediyor. 2- ROKETSAN UMTAS - TANKSAVAR FÜZE SİSTEMİ 2- ROKETSAN UMTAS - TANKSAVAR FÜZE SİSTEMİ UMTAS öncelikli olarak taarruz helikopterlerinden kullanım için geliştirilen bir tanksavar füze sistemidir. Üzerinde barındırdığı yüksek teknoloji ile modern savaş alanındaki tüm zırhlı tehditlere karşı etkilidir. Taktik Özellikler : -Gündüz-gece ve tüm hava koşullarında görev yapabilme özelliği -At-Unut ve At-Güncelle kullanım modları -Hedef güncelleme yeteneğinin sunduğu esneklik ile; Sutre arkasından atış Sutre arkasından gizlenmiş hedeflere atış Hassas vuruş noktası ayarlayabilme Vuruş etkinliği değerlendirme imkanı -Sabit ve hareketli hedeflere karşı kullanım -Geniş açısal fırlatma zarfı ile platform doğrultusu dışındaki hedeflere etkinlik -Sıvı yakıt yangını ve kurşun çarpmasına duyarsız mühimmat özelliği UMTAS helikopter platformlarının yanısıra diğer hava,kara ve deniz platformlarından kullanıma uygun özellikte bir sistemdir. *Geliştirme dönemi çalışmaları kapsamında uçuş testlerine devam ediliyor. Milli ATAK helikopteri T129'un Umtas ile ilk testleri başarılı olmuş ve 3750 metreden hedef vurulmuştur. Projede testlerin ardından seri üretim aşamasına geçilecektir. 3- T129 ATAK HELİKOPTERİ 3- T129 ATAK HELİKOPTERİ AgustaWestland tasarımı A129 gövdesinin, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaçlarına uygun şekilde; motor, aktarma organları ve kuyruk pallerinin değiştirilmesine ilave olarak milli aviyonik ve silah sistemleri ile teçhiz edilmesi sonucu ortaya çıkan T129, halen dünyada kendi sınıfındaki en etkin taarruz helikopteri olma ünvanını elinde tutmaktadır. TUSAŞ tesislerinde üretimi tamamlanan ilk T129 A prototipi ilk uçuşunu 17 Ağustos 2011’de gerçekleştirmiştir. İtalya’da üç adet ve Türkiye’de iki adet prototip ile devam eden test ve kalifikasyon faaliyetleri kapsamında kalifikasyon tamamlanana kadar toplam 750 saate yakın uçuş gerçekleştirilmesi planlamıştır. ATAK Pilotlarının harbe hazır hale gelmesi için hayati önem taşıyan Entegre Eğitim Sistemi Projesi de TUSAŞ Ana Yükleniciliğinde gerçekleştirilecek. Böylelikle, T129 Helikopterlerinin envantere girmesiyle beraber, pilot eğitimleri daha maliyet etkin şekilde verilebilecek. TUSAŞ’ın Ana Yüklenici olarak belirlenmesi, ATAK Programı’nda yalnızca TUSAŞ’ın oluşturduğu bazı kritik bilgilerin doğrudan simülatörlerde kullanılmasını mümkün kılıyor. Bu durum kritik bilgilerin gizliliğinin korunması açısından önemli bir avantaj sağlıyor. 4- BORA-12 4- BORA-12 BORA-12 (JNG-90) Keskin Nişancı Tüfeği, Jandarma Genel Komutanlığı ve MKE'nin ortaklığıyla geliştirilmiş yüzde 100 Türk yapımı bir keskin nişancı silahıdır. MKE'nin Kırıkkale tesislerinde tasarımı ve üretimi gerçekleşen Bora-12 7,62mm çapında 1200 metre etki mesafesine sahip bir keskin nişancı tüfeğidir. Uluslararası keskin nişancı tüfeği yarışmasında gündüz ve gece atışlarında tam başarı sağlayarak rakiplerini açık ara farkla geride bırakmıştır. Tüfeğin özellikleri arasında, diğer keskin nişancı tüfeklerinde olmayan dipçik boy mesafe ayarı, kaynak (elmacık kemiği - tüfek temas noktası) bölgesi yükseklik ayarı, tetik ve kabza arası mesafe ayarı özelliklerine sahiptir. 5- T-155 FIRTINA OBÜSÜ 5- T-155 FIRTINA OBÜSÜ Türkiye'nin kendi ürettiği ilk topçu sistemi olan T-155 Fırtına obüsü, F-16 savaş uçaklarından sonra en etkili silahların başında geliyor. Fırtına, hareket halindeyken 30 saniye içinde atış görevine hazır olabiliyor. 1 dakika içinde 6 top atışı gerçekleştirebilen Fırtına, atış görevinin tamamlanmasının ardından 30 saniye içinde mevzi değiştirebiliyor ve böylece düşmanın karşı ateşine maruz kalma riskini minimum düzeye indiriyor. Fırtına'nın ASELSAN tarafından geliştirilen özgün atış kontrol sisteminin en önemli özelliği, 8-25 kilometre arası mesafelere yapılan atışlarda farklı namlu açılarından ardarda atılan üç merminin, hedefe aynı anda ulaşması ile üç obüsün atış gücünü tek başına karşılayabilmesidir. 6- ALTAY MİLLİ TANK 6- ALTAY MİLLİ TANK Koç Grubu'na bağlı Otokar'ın ana yüklenicisi olduğu projeye 2007 yılında başlandı. Üçüncü nesil ana muharebe tankı olarak geliştirilen Altay, ismini Kurtuluş Savaşı'nda 5. Süvari Kolordusu'nu komuta eden Fahrettin Altay'dan almıştır. Altay projesinin teknik destek sağlayıcısı Güney Kore'nin Rotem firmasıdır. "Altay" olarak adlandırılan tankın tasarım, geliştirme, prototip imalatı, test ve sertifikasyon aşamalarının tamamlanması için 500 milyon dolar mali kaynak ayrılmıştır. 7- AKYA MİLLİ TORPİDO 7- AKYA MİLLİ TORPİDO Türk Deniz Kuvvetleri Araştırma Merkezi Komutanlığı (ARMERKOM) sorumluğunda Güney Kore desteğiyle AKYA adı verilen 553 mm standart çaplı yeni tip ağır torpido üretildi. Projede torpidonun harp başlığı hususunda ROKETSAN, TÜBİTAK ise sonar bölümlerinde sorumluluk aldı. 8- MİLGEM MİLLİ GEMİ 8- MİLGEM MİLLİ GEMİ "Milli" ve "Gemi" kelimelerinin kısaltılmasından türetilen Milgem projesiyle milli imkânlarla modern muharip gemi üretilmesi amaçlandı. Geminin tamamen özgün ön dizaynı 2004 yılında tamamlandı ve geminin ilk kaynağı 26 Temmuz 2005 tarihinde İstanbul Tersanesi Komutanlığında atılarak geminin inşa sürecine geçildi. 27 Eylül 2008'de Preveze Deniz Muharebesinin 470nci yıldönümü ve Deniz Kuvvetleri Gününde ilk yerli gemimiz olan Heybeliada (F-511) denize indirildi. 02 Kasım 2010 tarihinden itibaren deniz seyirlerine başlanarak performans kontrolleri yapıldı. Milgem projesinin ikinci gemisi olan Büyükada (F-512)'nın tekne inşası da İstanbul Tersanesi Komutanlığı'nda devam etmektedir. 99 metre boyundaki geminin, azami genişliği ise 14.40 metreyi buluyor. 9- ANKA İNSANSIZ HAVA ARACI 9- ANKA İNSANSIZ HAVA ARACI Adını efsanevi masal kuşu Zümrüd-ü Anka kuşundan alan insansız hava aracı Türk havacılık şirleti TAI (Turkish Aerospace Industries) tarafından üretildi. Test uçuşundan da başarıyla çıkan Anka, 17,3 metre kanat açıklığı, 8 metre boy ve bin 600 kilo kalkış ağırlığıyla kendi sınıfının en üst kapasiteli uçakları arasında yer alıyor. Anka, 155 beygirlik dizel motor ile 24 saat havada kalacak ve benzerlerinden daha fazla yük taşıyacak. Gündüz ve gece keşif, gözetleme ve hedef tespiti yeteneklerinin en gelişmişlerine sahip uçak otomatik olarak inip kalkabilecek. 7 bine yakın parçadan oluşan ve büyük oranda karbon kompozit malzemeden imal edilen uçağın gövde ve kanatları ile radar görünürlüğünün düşük olmasına özen gösterildi. Anka’nın 23 bin feet irtifaya çıkıp 18 saat havada kalması hedefleniyor. 10- ATMACA MİLLİ GEMİSAVAR 10- ATMACA MİLLİ GEMİSAVAR Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın ihtiyacı için geliştirilen gemisavar füze sisteminin ismi Atmaca olarak belirlendi. 8o milyon euro değerindeki sözleşmenin imzalanması ile prototip geliştirme çalışmalarına başlandı. Roketsan ana yükleniciliğinde sürdürülen projede füzelerde kullanılacak RF arayıcı başlık Aselsan sorumluluğunda geliştiriliyor. 11- ARMA ZIRHLI MUHARABE ARACI 11- ARMA ZIRHLI MUHARABE ARACI Otokar'ın ürettiği Arma 8x8 isimli zırhlı muharebe aracı karanlıkta, siste, dumanda hiçbir ışık yakmadan termal kamera ile yolu ve etrafı görme ve ilerleme imkanı sağlayacak. Aracın Amfibi kit sayesinde hiçbir ön hazırlık yapmadan suda yüzebilmesi ve suda saatte 8 kilometre hız yapabilecek. Sürücü ve komutan dahil 12 personel ve 24 ton azami yük taşıyabilen araç, 450 beygir gücünde motora ve 7 ileri 1 geri vitese sahip bulunuyor. Araç, 1 depo yakıtla 750 kilometre yol alabilecek. 12- BMC KİRPİ 12- BMC KİRPİ BMC tarafından Kirpi ismiyle üretilen mayına karşı korumalı 2,5, 5 ve 10 tonluk taktik tekerlekli araçlar yüzde 70'i yerli imkanlarla üretildi. Zırhlı araçlar bir depo benzinle 800 kilometre yol katederken lastikleri patlasa bile tekrar şişerek 40 kilometre gidebiliyor. Kirpi'nin Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine katılmasıyla birlikte terör örgütünün mayınlı saldırılarından güvenlik güçleri kurtarıldı. PKK'nın kabusu olan araçlar, askerlerin güvenli bir şekilde sevk edilmesine imkan sağladı. 13- COBRA - ZIRHLI TEKERLEKLİ ARAÇ 13- COBRA - ZIRHLI TEKERLEKLİ ARAÇ Otokar Cobra, Otokar'ın araştırma ve geliştirme ekibi tarafından silahlı kuvvetlerin zırhlı tekerlekli araç (ACV) ihtiyacı doğrultusunda geliştirildi. 9 personel taşıma kapasiteli lastik tekerlekli 4x4 Cobra Zırhlı Aracı değişik tiplerde üretilmektedir. Aracın aynı zamanda amfibik versiyonu da bulunmaktadır. 14- GÖKTÜRK MİLLİ KEŞİF UYDUSU 14- GÖKTÜRK MİLLİ KEŞİF UYDUSU Göktürk keşif ve gözetleme uydusu, özellikle Avrupa, Kafkaslar ve Ortadoğu'da askeri istihbarat amaçlı yüksek çözünürlüklü görüntü alınmasını sağlayacak. Uydu, Türkiye'nin terörle mücadelede elini güçlendirecek. Uydu için 2009 yılında İtalyan Telespazio şirketiyle sözleşme imzalandı. İtalyan şirket, Fransız savunma şirketi Thales'le birlikte projeyi yürütüyor. Projenin Türk ortakları ise Aselsan, TÜBİTAK, Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü. 15- GÖZCÜ MİNİ İNSANSIZ HAVA ARACI 15- GÖZCÜ MİNİ İNSANSIZ HAVA ARACI Gözcü Mini İHA, Türkiye'nin Baykar Makine Sanayii ve Kale KALIP firması tarafından üretilen insansız hava aracı. Mini İHA, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından hava keşif ve haber alma görevlerinde kullanılması için tasarlandı. Şu an TSK tarafından sahada kullanılmaktadır. Elle fırlatılarak uçurulan Gözcü, saatte 55 kilometre hıza ulaşabiliyor. 16- HÜRKUŞ EĞİTİM UÇAĞI 16- HÜRKUŞ EĞİTİM UÇAĞI TAI tarafından tasarımı yapılan yerli uçağımız Hürkuş, orta-seviye eğitim için hava kuvvetlerinde kullanılacak. Yurtdışına da satılması hedeflenen ve isminin ünlü havacımız Vecihi Hürkuş'tan alan uçak, gece ve gündüz görev yapabilme kabiliyeti ile öğretmen ve öğrenci pilotun arka arkaya oturduğu, tek turboprop motorlu bir konfigürasyona sahip olacak. 17- İDA(İNSANSIZ DENİZ ARACI) 17- İDA(İNSANSIZ DENİZ ARACI) Global Teknik A.Ş. mühendisleri, TÜBİTAK'ın da desteğiyle yaklaşık 3 milyon dolara 30 knot hız yapabilen, uydu vasıtasıyla dünyanın her tarafından sevk ve idare edilebilecek, üzerine radar, sonar, su altı kamerası, robot kolları, hafif makineli tüfek sistemleri gibi cihazların monte edilebileceği insansız deniz aracı (İDA) ortaya çıkardılar. 4 metre uzunluğundaki İDA, Dünyada ABD ve İsrail'in öne çıktığı alanda Türkiye'nin iddialı bir şekilde yer almasına imkan sağlayacak 18- KASIRGA TR-300 FÜZE 18- KASIRGA TR-300 FÜZE WS-1 roket sistemi Üzerine şekillenen 302mm çapındaki Kasırga roketi; fren halkası takılı olarak 80km, fren halkası takılı olmadan 100km menzile ulaşabilmektedir. 19- MPT 19- MPT 3 ayrı ekipte 40 uzmanın 2 yıllık çalışması sonucunda, TSK'nin istediği özellikleri taşıyan, yurtdışında da pazar bulabilecek modern bir tüfek üretildi. Modern Piyade Tüfeği'nde de M-16 mekanizmasından türetilerek özgünleştirilen bir sistem kullanılıyor. 4.3 kilogram ağırlığında, mermi çapı 7.62 mm, boyu 88 cm, şarjörü 20 mermi kapasiteli MPT'nin etkili atış menzili 400 metreyi buluyor. 20- PARS ZIRHLI MUHAREBE ARACI 20- PARS ZIRHLI MUHAREBE ARACI Pars 8x8 ismi verilen yeni nesil tekerlekli zırhlı aracın Pars 6x6 modeli de üretildi. Aracın motoru ön yerine ortaya yerleştirilerek yük dağılımı konusunda büyük avantaj sağlandı. Ön ve arkasında kameraların yer aldığı aracın görüş açısı benzer araçlara göre oldukça geniş tutuldu. 21- TÜBİTAK AKILLI BOMBA 21- TÜBİTAK AKILLI BOMBA Uçaktan atılan bombalara güdüm yeteneği kazandıran (HGK) geliştirilerek 2000 lb Mk-84 genel maksat bombalarını akıllı bombalara dönüştürüyor. Emir Malik Kadıoğlu Kaynakça:Onedio.com Edit 04.01.2016 23:13, Emir Malik Kadıoglu

  • 20:36

    `Quiz` sorularının Nasıl hazırlandığını yorumlardan belirtir misiniz lütfen. Edit 04.01.2016 20:36, Emir Malik Kadıoglu

  • 20:30Salon Turnuvası

    An itibari ile `Fenerbahçe` 4-2 `Beşiktaş` (Salon turnuvası) Edit 04.01.2016 20:30, Emir Malik Kadıoglu

  • 20:26AKP MHP görüşmesi

    Çelik: Bahçeli,güçlendirilmiş parlamenter sisteminden yana olduğunu söyledi. Edit 04.01.2016 20:26, Emir Malik Kadıoglu

  • 16:5026 ülkenin tapusu Türkiye'nin elinde.

    Bu tapuların ilgili devletlere sorunlarını çözmek için gönderildiğini söyleyen Türkoğlu "Özellikle Balkan bölgesindeki ülkelerin tamamın tapusu Türkiye’de mevcut” diye konuştu. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanı Zeynel Abidin Türkoğlu devam eden kadastro çalışmaları ve tapu arşivleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. Türkiye'de uzun süredir devam eden kadastro çalışmalarında sona gelindiğini söyleyen Türkoğlu “Kadastro çalışmalarının yüzde 97'si bitti. Yüzde 3'lük ihtilaflı bölge var. Bunlar da çözülmeye çalışılıyor. `Orman` ve `terör` sıkıntıları olan bölgeler. `Terör` olaylarından dolayı geçmişte bazı köyler boşaltılmış durumda, onun için de sıkıntı çözülemiyor” diye konuştu. JAPONLAR DAHA ÇOK GELİYOR Tapu arşivleme çalışmalarının da devam ettiğini belirten Türkoğlu arşivlerinde 3 bin 494 tapu ve tahrir belgesinin olduğunu söyledi. Arşivlerinde bulunan belgeleri araştırmacıların hizmetine sunduklarını söyleyen Türkoğlu “Türkiye'den ve dünyadan çok sayıda araştırmacı buraya geliyor. Amerikalı, İngiliz, İtalyan araştırmacılar çalışma yapmak için geliyorlar. Osmanlı'ya karşı en fazla ilgiyi Japon araştırmacılar gösteriyor. Türk araştırmacılardan daha fazla Japon araştırmacılar belgeleri araştırmak için müracaat ediyorlar. 1847 yılına kadarki belgeler araştırmacıya açık, ancak 21 Mayıs 1847 yılından sonraki belgeler araştırmacıya kapalı. 21 Mayıs 1847 yılından sonra mülkiyet arazisi rejimine geçiliyor. Özel kayıtları sadece yetkilisini ilgilendirir” ifadelerini kullandı. Zeynel Abidin Türkoğlu SORUNLARINI ÇÖZMELERİ İÇİN GÖNDERİYORUZ Tapu Kadastro arşivinde 26 ülkenin tapu kaydının bulunduğunun altını çizen Türkoğlu, şunları söyledi: “Osmanlı coğrafyasının hakim olduğu yerlerin tapuları Türkiye Devleti'nin elinde. Bu tapuları ilgili devletlere sorunlarını çözmek için veriyoruz. Makedonya'ya verdik, Yunanistan'la olan problemini bu tapu kaydı ile çözüyor. Libya'ya verdik, Tunus ile sorununu çözüyor. Kudüs'ün tapusu var. `Filistin` devletinin yetkililerine verdik. En son Kıbrıs'ın tapusunu yetkililerine verdik. `Suriye,` Irak, Lübnan, Ürdün, Suudi Arabistan, Sırbistan, Bulgaristan, Yunanistan, Bosna Hersek, Kosova, Balkan bölgesindeki ülkelerin tamamın tapusu Türkiye'de mevcut.” Abdülhamit'in 5 bin 619 özel mülkü var Abdülhamit Han'ın şahsi mülklerine ait olan ikinci nüsha defterin restore edildiğini ifade eden Türkoğlu, “Abdülhamit Han'ın Ortadoğu'da, Balkanlar'da ve Anadolu'daki mülklerinin kayıtları yer alıyor. Mekke ve Medine'deki, Suriye'deki, Batı Trakya ve Balkan adalarındaki mülkleri yer alıyor. Kudüs'te 146, Almus'ta 58, Halep'te ve İstanbul'da çok sayıda mülkü bulunuyor. Bunlar da genelde çiftlik tarzı yerler. Ortadoğu'da sadece 850 kayıt var. Bunlar devlet mali değil, şahsi mallar. Torunları, İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurarak bunlarda hak sahibi olabilirler. Toplamda 5 bin 619 adet kayıtlı şahsi mülkü var” ifadelerini kullandı. Ayasofya Vakfiyesi restore edildi En özel ve en çok kıymet verdikleri belgenin Ayasofya Vakfiyesi olduğunu söyleyen Türkoğlu, “65 metre uzunluğunda Arapça yazılmış vakfiye, Ayasofya Vakfiyesi'nde 12 cami, aşevi, şifahane yerlerini içeriyor. Camiler içinde Ayasofya Camii, Fatih Camii, Zeyrek Camii bulunuyor. Bu camilerin tek bir vakıf tarafından yönetildiği ve gelir giderinin ne olduğunu gösteren vakfiyedir. Vakfiye, rulo halinde, ahşap gül ağacından yapılan Kubur'da saklanmış. 1950'li yıllarda İngiltere gönderiliyor. Ve maalesef ilk 3 metresini çalıyorlar” diye konuştu. Belgeleri depolardan `Turgut Özal` çıkarttı 1980'lere kadar arşivciliğin depoculuk mantığı ile gerçekleştiğinin altını çizen Türkoğlu, “1984'te Turgut Özal'ın talimatı ile depolar açılarak tasnifleme çalışması başlıyor, 2004'e kadar da devam ediyor. 2004'ten sonra bu belgeler araştırmaya açılıyor, ancak zamanla belgeler yıpranmaya başlıyor. Bu sebeple 2007'de restorasyon atölyesini kurduk ve restorasyon atölyesinde belgeleri tedaviye başladık. 2010'lardan sonra belgeler dijital ortama geçirildi” diye konuştu. (Yeni Şafak gazetesi) Edit 04.01.2016 16:50, Emir Malik Kadıoglu

  • 12:28Seçim...

    7 Haziran CHP:Biz kazandık.AKP kaybetti. MHP: `AKP` kaybetti. batırın püskeviti çaya. Hdp: Seçimin tek galibi biziz. CHP: Oy verin Gitsinler(Ama kimse bir yere gitmedi) MHP:Bizimle yürü Türkiye(Türkiye 13 yıldır koşuyor zaten) HDP: Barış için oy ver.(Yakma yıkmaya döndü.) 1 Kasımda yine hepsi Zafer kazanmış(!) hepsi `biz` kazandık dedi.Ama asla seçimin tek galibinden bahsetmediler. Edit 04.01.2016 12:28, Emir Malik Kadıoglu

  • 12:17Kar Nedeni ile Tatil Edilen Okulların Bulunduğu İl ve İlçeler

    YOZGAT'TA `KAR` TATİLİ Yozgat'ta yoğun `kar` yağışı nedeniyle merkez ve Sorgun ilçelerinde eğitime bugün ara verildi. İl Milli `Eğitim` Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, bugün merkez ve Sorgun ilçelerinde eğitime ara verildiği, Saraykent ilçesinde de taşımalı `eğitim` yapan okulların `tatil` edildiği kaydedildi. ÇORUM Çorum'da etkili olan `kar` yağışı nedeniyle kent merkezi ve 5 ilçede eğitime bugün ara verildi. Valilikten yapılan açıklamada, `kar` yağışı ve buzlanma dolayısıyla kent merkezi ile Boğazkale, Bayat, Oğuzlar, İskilip ve Uğurludağ'daki ilk ve orta dereceli tüm okulların bugün `tatil` edildiği belirtildi. Kent merkezi ile söz konusu 5 ilçedeki kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelliler ile hamilelerin de bugün idari izinli sayılacağı kaydedildi. -Karabük Karabük'te yoğun `kar` yağışı nedeniyle il genelindeki bütün okullarda bugün `eğitim` ara verildi. `Karabük` Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, yoğun `kar` yağışının artarak devam etmesinin beklendiği belirtildi. Açıklamada, bu nedenle kentte Milli `Eğitim` Bakanlığına bağlı tüm okullarda `eğitim` öğretime bugün için ara verildiği kaydedilirken, buzlanma ve don olaylarına karşı da vatandaşların dikkatli olmaları istendi. -Uşak Uşak'ta akşam saatlerinde başlayan `kar` yağışı nedeni ile il genelindeki okullarda `eğitim` ve öğretime Valilik kararı ile bir gün ara verildi. `Uşak` Valisi Ahmet Okur sabah 06:00’da twitter’dan attığı tweet ile `kar` tatilini duyururken, `Uşak` merkez ve ilçelerde yoğun `kar` yağışı nedeniyle `eğitim` ve öğretime bir gün süre ile ara verildiğini belirtti. -Giresun Giresun'da `kar` nedeniyle merkez ve 6 ilçede bir gün, Yağlıdere ilçesinde ise 2 gün `eğitim` yapılamayacak. İl Milli `Eğitim` Müdürlüğü ile kaymakamlıklardan alınan bilgiye göre, Giresun'un merkez, Bulancak, Eynesil, Görele, Çanakçı, Piraziz ve Tirebolu ilçelerinde bugün, Yağlıdere ilçesinde ise 4-5 Ocak'ta tüm ilk ve orta dereceli okullarda eğitime ara verildi. Doğankent ilçesinde de sadece köy okulları ile taşımalı `eğitim` kapsamındaki okullarda `eğitim` öğretime bir gün ara verilmesi kararlaştırıldı. `Giresun` Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, Giresun'da kamu kurum ve kuruluşlarında görevli hamileler ile engellilerin bugün izinli sayılacakları bildirildi. -Batman Batman'da olumsuz hava koşulları nedeniyle Sason ilçesinde iki, merkez ve diğer ilçelerde bir gün eğitime ara verildi. Valilikten yapılan açıklamada, `kar` yağışı ve don olayları dolayısıyla herhangi bir olumsuzluk ya da mağduriyet yaşanmaması için eğitime ara verilmesine karar verildiği bildirildi. Sason ilçesinde bugün ve salı günü, il merkezi ve diğer ilçelerde ise bugün eğitime ara verileceği duyurulan açıklamada, "Kamuda çalışan engelli ve `hamile` personellerimiz de bugün idari izinli sayılacaktır" ifadesine yer verildi. -Van Van'da, mahalle yollarının kapalı olması nedeniyle kent genelindeki tüm ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bir gün ara verildi. İl Milli `Eğitim` Müdürü Kıyasettin Kırekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentte ulaşımın sağlıklı yapılamadığı gerekçesiyle okulların `tatil` edildiğini söyledi. İl Hıfzıssıhha Kurulu'nun belediyelerden aldığı bilgiler doğrultusunda toplandığını belirten Kırekin, "Kurul üyeleri yaptıkları toplantının ardından mahalle yollarının çoğunun kapalı olması, ulaşımın sağlıklı yapılamaması nedeniyle sağlıklı `eğitim` hizmetinin yapılamayacağına karar verdi. Bu nedenle pazartesi günü kent genelindeki tüm ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bir gün ara verildi" diye konuştu. -Zonguldak Zonguldak'ta yoğun `kar` yağışı nedeniyle okullar bugün `tatil` edildi. `Zonguldak` Valiliğinden yapılan açıklamada, olumsuz hava koşulları nedeniyle il genelindeki okulların bugün `tatil` edildiği belirtildi. Öte yandan, kamu kurum ve kuruluşlarındaki engelli ve `hamile` personelin de bugün idari izinli sayılacağı bildirildi. -Edirne `Edirne` il merkezi ve ilçelerde yoğun `kar` yağışı nedeniyle eğitime bir gün ara verildi. `Edirne` Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, kentte etkisini sürdüren `soğuk` ve yağışlı havanın hayatı olumsuz etkilediği belirtildi. Yoğun `kar` yağışı nedeniyle eğitime bir gün ara verildiği ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: ''İlimizde yoğun `kar` yağışının yanı sıra hava sıcaklığındaki düşüşün devam edecek olması ve oluşabilecek buzlanma nedeniyle öğrencilerimiz için oluşabilecek riskleri bertaraf etmek amacıyla Valilik kararıyla pazartesi günü `Edirne` merkez ile Havsa, Lalapaşa, Süloğlu, Keşan, Meriç ve Uzunköprü ilçelerindeki temel `eğitim` ve orta öğretim okulları ile kurumlarında eğitim-öğretime bir gün süreyle Enez ve İpsala ilçelerinde sadece taşımalı `eğitim` öğrencileri için eğitime bir gün ara verilmiştir.'' -Bartın Bartın'da `kar` yağışı nedeniyle ilk ve orta dereceli okullar 2 gün `tatil` edildi. Valilikten yapılan yazılı açıklamada, `kar` kalınlığının bir metreyi aşması ve yağışın devam etmesi nedeniyle bugün ve 5 Ocak Salı günü il genelindeki ilk ve orta dereceli okullarda eğitime ara verileceği bildirildi. -Rize Rize'de etkili `kar` yağışının ardından yaşanan buzlanma nedeniyle il genelinde eğitime bir gün ara verildiği bildirildi. `Rize` Valisi Ersin Yazıcı, yaptığı yazılı açıklamada, üç gündür etkili olan `kar` yağışının ardından oluşan buzlanma nedeniyle bazı olumsuzlukların yaşanabileceğine işaret etti. Olumsuz hava koşulları nedeniyle il genelinde `eğitim` ve öğretime 4 Ocak Pazartesi ara verildiğini belirten Yazıcı, "Meteorolojik veriler ışığında öğrencilerimizin sağlığı ve `ulaşım` güvenliği için merkez ve tüm ilçelerinde `okul` öncesi, temel `eğitim,` orta öğretim kurumları ile yaygın, özel öğretim ve özel `eğitim` kurumlarının 4 Ocak Pazartesi `tatil` edilmesine karar verilmiştir" ifadesini kullandı. Vali Yazıcı, il geneli ve ilçelerde kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan `hamile` ve engelli personelin de bir gün süreyle idari izinli sayılmasının kararlaştırıldığını kaydetti. -Kırklareli `Kırklareli` il merkezi ve ilçelerdeki yoğun `kar` yağışı nedeniyle eğitime bir gün ara verilmesi kararlaştırıldı. `Kırklareli` Milli `Eğitim` Müdürü İbrahim Korkmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, `kar` yağışı ve olumsuz hava koşulları nedeniyle il genelinde eğitime bir gün ara verildiğini söyledi. Korkmaz, yoğun `kar` yağışının yanı sıra hava sıcaklığındaki düşüşün de devam ettiğine dikkati çekerek, Valiliğin oluşacak buzlanma nedeniyle öğrencileri riske atmamak adına pazartesi günü eğitime ara verme kararı aldığını vurguladı. -Bitlis Bitlis'in merkez, Hizan, Mutki ve Güroymak ilçesinde ilk ve orta dereceli okullar bir gün `tatil` edildi. `Kar` yağışı, kapanan bazı yollar ve karayollarındaki buzlanmalar nedeniyle herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması için `Bitlis` kent merkezi, Hizan, Mutki ve Güroymak ilçeleri ile bağlı köylerde eğitime bir gün ara verildi. Ayrıca, Hizan'da engelli ve `hamile` kamu çalışanlarının da bugün idari izinli sayılacakları belirtildi. -Sinop `Sinop` il merkezi ile 4 ilçedeki okullarda `kar` nedeniyle eğitime bir gün ara verildi. İl Milli `Eğitim` Müdürü Nevzat Türkkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgede `kar` yağışının üç gündür etkisini sürdürdüğünü söyledi. Özellikle sahil kesiminde yer alan ilçelerde yoğun `kar` yağışı olduğunu belirten Türkkan, "Bu nedenle bugün il merkezi ile Ayancık, Türkeli, Gerze ve Erfelek ilçelerinde eğitime bir gün ara verilme kararı alınmıştır. Söz konusu ilçelerdeki okulların tamamı `tatil` edilmiştir" dedi. Ayrıca, `Sinop` Üniversitesinde bugün yapılacak sınavların da bir gün ertelendiği ifade edildi. -Samsun Samsun'un Alaçam, Ayvacık, Bafra, Çarşamba, 19 Mayıs, Salıpazarı, Terme, Tekkeköy, Yakakent ilçelerinde okullarda eğitime bir gün ara verildi. İl Milli `Eğitim` Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, yoğun `kar` yağışı nedeniyle ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarında eğitime söz konusu ilçelerde bugün ara verildiği belirtildi. Açıklamada, gün içinde `kar` tatiliyle ilgili gelişmelerin `sosyal medya` üzerinden açıklanacağı bildirildi. -Artvin Artvin'in üç ilçesinde bugün `eğitim` ve öğretime ara verildiği bildirildi. İl Milli `Eğitim` Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, `kar` ve buzlanma nedeniyle Borçka, Arhavi ve Hopa ilçelerindeki tüm okullarda eğitime 4 Ocak Pazartesi ara verildiği belirtildi. -Trabzon Trabzon'da bazı ilçelerde `kar` nedeniyle eğitime ara verildiği bildirildi. İl Milli `Eğitim` Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, Araklı, Sürmene, Hayrat, Çaykara, Köprübaşı, Dernekpazarı ilçelerindeki tüm okullar ile Ortahisar ve Arsin ilçelerinde taşımalı `eğitim` kapsamındaki okullarda 4 Ocak, Of ilçesinde ise 4-5 Ocak'ta eğitime ara verildiği anımsatıldı. Bu ilçeler dışında Vakfıkebir ve Çarşıbaşı ilçelerinde de 4 Ocak Pazartesi eğitime ara verildiği ifade edilen açıklamada, diğer ilçelerde `eğitim` öğretimin devam edeceği kaydedildi. -Kastamonu Kastamonu'da, `kar` nedeniyle 3 ilçede bir gün, 3 ilçede ise 2 gün eğitime ara verildi. İl Milli `Eğitim` Müdürlüğü ile kaymakamlıklardan alınan bilgiye göre, Kastamonu'nun Abana, Cide, İnebolu ilçelerinde bugün Bozkurt, Şenpazar, Çatalzeytin ilçelerinde ise 4-5 Ocak'ta tüm ilk ve orta dereceli okullarda eğitime ara verildi. Azdavay ilçesinde ise köy ve taşımalı `eğitim` kapsamındaki okullarda `eğitim` öğretime iki gün süreyle ara verilmesi kararlaştırıldı. -Mardin `Mardin` Valiliği, `soğuk` hava ve buzlanma nedeniyle Artuklu, Savur, Dargeçit ve Ömerli'de 2 gün, Midyat, Yeşilli, Mazıdağı ve Derik ilçelerinde ise 1 gün eğitime ara verildiğini bildirdi. Valilikten yapılan açıklamada, `kar` yağışının yanı sıra hava sıcaklığındaki düşüş ve oluşabilecek buzlanma nedeniyle yaşanabilecek olumsuzluklardan çocukların etkilenmemesi için eğitime ara verildiği belirtildi. Açıklamada şunlar kaydedildi: ''Artuklu, Savur, Dargeçit, Ömerli ilçelerimizde 2 gün, Midyat, Yeşilli, Mazıdağı ilçelerimizde 1 gün `eğitim` ve öğretime ara verilmiştir. Derik ilçe merkezinde `eğitim` ve öğretim devam edecek olup, Böğrek, Beskavak, Bozbayır, Ballı, Hisaraltı, Aşağımezra, `Taşıt,` Dumluca, Bozbayır, Üçtepe, Yassıtepe, Demirli, Subaşı, Şahverdi, Düztaş, `Derinsu,` Meşeli, Subatan, Şerefli, Akıncılar, Burç, Goktaş, Üçkuyu, Bozok, Çayköy, Akçay, Aktaş, Düztaşçivili, Şeyhhabib, Pirinçli, Çukursu, Çiçekli mahallelerinde eğitime 1 gün ara verilecektir.'' Açıklamada, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli personel ile `hamile` personelin de valilikçe idari izinli sayılacakları ifade edildi. -Şırnak Şırnak'ta olumsuz hava koşulları nedeniyle il merkezi ile bağlı belde ve köylerde eğitime bir gün ara verilmesi kararlaştırıldı. Valilikten yapılan yazılı açıklamada, il merkezi ile bağlı belde ve köylerde 4 gündür yoğun `kar` yağışı ve buzlanmanın etkili olduğu hatırlatıldı. Bu nedenle bugün ilk ve orta dereceli okullarda eğitime ara verileceği duyurulan açıklamada, engelli ve `hamile` memurların da bir gün idari izinli sayılacağı ifade edildi. -Tekirdağ Tekirdağ'ın 9 ilçesinde `kar` yağışı nedeniyle eğitime ara verilmesi kararlaştırıldı. `Tekirdağ` Milli `Eğitim` Müdürü Halis İşler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yoğun `kar` yağışı nedeniyle bugün Süleymanpaşa, Çerkezköy, Kapaklı, Çorlu, Ergene, Saray, Hayrabolu, Malkara ve Muratlı ilçelerinde eğitime ara verildiğini bildirdi. -Ordu Ordu'da `kar` ve buzlanma nedeniyle bazı ilçelerde eğitime bir gün ara verildiği bildirildi. `Ordu` İl Milli `Eğitim` Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, il genelinde üç gündür etkili olan `kar` yağışının ardından meydana gelen buzlanmanın bazı olumsuzlukları beraberinde getirdiği ifade edildi. Açıklamada, olumsuz hava koşulları nedeniyle Çamaş, Çatalpınar, Fatsa, Gülyalı, Kabadüz, Korgan ve Perşembe ilçelerinde 4 Ocak Pazartesi `eğitim` ve öğretime ara verildiği ifade edildi. -Muş Muş'ta, `kar` nedeniyle yolları kapanan köy okulları ile taşımalı `eğitim` kapsamındaki okullarda öğrenci ve öğretmenlerin 1 gün idari izinli sayılacağı bildirildi. İl Milli `Eğitim` Müdürü Cevdet Arslan, yaptığı açıklamada, il genelinde 4 Ocak Pazartesi `eğitim` ve öğretimin devam edeceğini ancak yolları kapalı köy okulları ile taşımalı `eğitim` kapsamındaki okullarda öğrenci ve öğretmenlerin idari izinli sayılacağını belirtti. Milliyet Edit 04.01.2016 12:17, Emir Malik Kadıoglu

  • 08:04(Günün Makalesi) Paralel Akademi /Abdurrahman Dilipak

    Bir akademisyen arkadaşla konuşuyoruz. Üniversitelerde dönen dolapları anlatıyor. “Kaç üniversitesi var paralel yapının” dedim, kendilerine bağlı 13 üniversiteleri varmış. Etkili oldukları devlet üniversitesi sayısı daha çok. Üniversitelerdeki ihaleler, döner sermaye işleri, bilirkişilikler, akademik yayınlar, akademik dergiler.. İntihaller, sertifika programları, akademik programlar, eşdeğerlik konusu, yeterlilik sınavları say say bitmez. Bir arkadaş yabancı dil sınavlarına dikkat çekiyor. Bir başkası SANTEZ ve kalkınma ajasları ile ilişkilere dikkat çekiyor. Üniversitelerdeki `terör` eylemlerinin arkasında derin ve paralel yapının rolü olduğunu söylüyor. Yeditepe ve GATA Çevik Bir zamanında derin yapı tarafından kullanıldı. Ecevit’in Başkent Üniversitesi’nde başına gelenleri biliyorsunuz.. Paralel kolej ve dershaneler de bu konuda kullanılmadı mı?. Aslında Amerikan kolejleri niçin geldi ise bu topraklarda, bu dershane ve okullardan beklenen de aynı şeydi... ODTÜ, `Galatasaray,` Boğaziçi, Bilkent daha sonra Koç paralel yapının kuruluşu aşamasında, altyapı çalışmalarının merkez üssü gibi kullanıldı birileri tarafından. Bazı kürsülerin akademik çalışmaları içine gizlendiler. Yabancı akademisyenler ve dil öğretmenleri gibi gelip gittiler. Bazı akademisyenler misafir öğretim üyesi olarak davet edildiler. Aslında bunları çok gizleme gereği de duymadılar. Göstere göstere yaptılar. Yabancı vakıflar gelip burada bazı STK’larla bu maksatla ortak çalışmalar yaptılar.. Daha önce Özal üzerinde çalıştılar. Özal’ı durduk yerde Evren’e danışman yapmadılar. Baradey’i niçin Sisi’ye danışman yaptılarsa, Özal’ı onun için Evren’e danışman yaptılar. Gülen’i 60’lı yıllardan itibaren, `soğuk` savaştaki rolü, İran devrimi karşısındaki duruşu ile de onayladılar. Ama öte yandan sadece Nurcular üzerinden gitmek istemediler. Nurcular arasında başka grublarla da yıllardır Demirel üzerinden bir temasları vardı zaten. İkinci hedefteki kitle, Nakşilerdi. Özellikle de İskenderpaşa ile çok ilgilendiler.. İskenderpaşa Özal referansı ve Erbakan liderliğindeki harekete yakınlığı dolayısı ile önemliydi. Esat Coşan Hoca ile de `temas` kurmaya çalıştılar bildiğim kadarı ile. O bunu kabul etmedi. Türkiye’den niçin ayrıldı, vefatının arkasında bu konu ile ilgili bir şüphe var mı, bakmak gerek. Bu işin arkasındaki ekip, Nurculuk ve Nakşilik hakkında çok detaylı çalışmalar yaptılar.. `Din` algıları, siyasetle ilgileri, `insan` kaynakları, `eğitim` düzeyleri, `kendi` içlerindeki aykırılıklar, hepsi biliniyordu.. Bu çerçevede RP/SP ve `BBP` üzerinde çalışmalar da yaptılar. Mesela derin devlet içinde, daha sonra BÇG, Ergenekon, Balyoz adını verdikleri grubun tasfiyesi için Refah-Yol’u kullanmayı planladılar ama başarılı olamadılar. Yoksa Çiller bir gecede hidayete ermiş değildi. Susurluk’ta `kaza` yapan araçtaki Çatlı ve arkadaşları da bu planda ye alıyordu.. `Muhsin Yazıcıoğlu` bu plana destek vermeyip, Erdoğan’ı ve birtakım kişileri uyardığı için, bu vesile ile hayatından olmuş olabilir mi? Aslında paralel yapının bir şekilde içinde, kenarında, kıyısında liberal ve sol kesimden bir sürü `insan` vardı. Baykal da öyle bir gecede hidayete ermemişti. Ecevit de paralel yapı karşısında Merve Kavakçı karşısındaki radikal tavrından eser yoktu.. Koç ya da Boyner ya da TÜSİAD çevresinden birçok kişi zaten bir şekilde paralel yapı ile kol kola idi.. Türkçe olimpiyatlarının sponsor ve destekçilerine bakın, Abant Toplantılarının içinde, önünde, arkasında yer alanlara ve bu çevrelerin `ilişki` içinde oldukları, STK’lar, akademik çevrelere bakın ne demek istediğimi anlarsınız. Daha doğrusu paranın izini sürün, sermaye grubları, `iş` dünyası, `para` kaynakları, finansal hareketleri izleyin o `zaman` ne demek istediğim daha kolay anlaşılır. Üniversiteler de `para` da var, `insan` kaynakları da. `Sınav` manipülasyonu da var.. Akademik casusluk da var. Bilimsel makale toplayıp, “yetersiz” diyip, yetersiz bulduklarını söyledikleri benzer birkaç makaleyi `kendi` adamlarından birine verip, yeniden yazdırıp, `kendi` adamlarını yükseltenler de.. Paralel yapı “Akademisyen Fabrikası” gibi çalıştı bir ara. Nasıl olsa her şey ellerinde idi. Lise mezunu birini alavere - dalavere nasıl doçent yaptıkları anlatılır. İstihbarat faaliyeti için kullandıkları boş diplomayı nasıl doldurup usulsüz birtakım işler çevirdikleri de anlatılır. Yani bu işin çivisi çıkmıştı. Amerikalılar da, İsrailliler de olup bitenleri anlayamaz, yönetemez hale gelmişlerdi. 17 Aralık’ta patlamamış olsaydı da bu `iş,` yine bir gün, bir şekilde patlayacaktı ve sonuçları, patlama geciktikçe daha vahim bir hal alacaktı. Yani Erdoğan’a boşuna kızıyorlar. Bu `iş` gaz dolu bir `balon` gibi yükseldikçe şişti, şiştikçe yükseldi ve 17 Aralık’ta paralel yapı `kendi` içinde panikleyince, “bommmmm”. Paralelciler güç zehirlenmesine yakalanmıştı. Hesap `kitap` birbirine karışmıştı. Gülen bu başarıyı kendinin manevi gücünde vehmediyordu. Hatta arkasındaki yabancı istihbarat örgütlerine karşı `kendi` gücünü isbatlamak için, `kendi` tabanına motivasyon, muhalifleri üzerinde caydırıcı baskı kurmak için abartılı bir meydan okuma gayretine girdiler.. Zaten BOP da kriz yaşanınca, perde gerisindeki güçler yeni bir politik aktör arayışına girince, Gülen elini çabuk tutmak istedi ve acele edince sonuçta olan oldu. Paralel akademinin gelinen noktada bir önerisi yok.. Gülen’in o karizması da artık ne `kendi` tabanına `umut` ve güven vermeye yetiyor, ne de İsrail’deki, Amerika’daki, İngiltere’deki, Vatikan’daki müttefiklerine `umut` ve güven veriyor.. Çeyrek asırlık bir oluşumda sona gelindi.. Erdoğan’ın şansına gelince, Gülen eliyle derin yapıyı tasfiye etti, şimdi `kendi` de paralel yapıyı tasfiye etmek istiyor.. `Arap` Baharı ve Büyük Ortadoğu planları da bitti. “Tarihin sonu” ve “Medeniyetler arası çatışma” planları, ılımlı İslam için yön gösterici bir tez olacaktı. O da bitti artık. Sahi şimdi, bundan sonra sırada ne var! Görünen köyün hikayesini anlatayım mı? Şans Erdoğan’dan yana. Paralel devlet ve paralel `din` için `gün batımı.` Batının açmazı şu; ne Türkiyesiz, ne de Türkiye ile birlikte. Bütün seçenekler Türkiye’nin “evet”ine bağlı.. Ve artık “hayır” diyebilen bir Türkiye var. `Oyun` bitti. Selâm ve dua.. Edit 04.01.2016 08:04, Emir Malik Kadıoglu

  • 00:31Tolga Şardan/ Milliyet

    ''Terörle mücadelenin, teröristle mücadeleden farklı olduğu'' gerçeğinden yola çıkan İçişleri Bakanlığı, yeni proje hazırlığında. Milliyet gazetesi yazarı `Tolga` Şardan bugünkü yazısında, hükümetin terörle mücadele kapsamında Türkiye'de bir ilk olacak 'master plan' hazırlığında olduğunu söyledi. Hazırlanan plan, 'artık sadece teröristle değil, terörizmle nasıl mücadele edilmesinin gerekliğini' ortaya koyacak. İşte Şardan'ın o yazısı; Bakan Ala'nın talimatıyla Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı, ''Türkiye’nin ilk terörle mücadele master planı''nın çalışmasına başladı. Müsteşar Muhammed Dervişoğlu'nun başkanlığında oluşturulan çalışma ekibi, devletin, silahlı güçlerinin yanısıra sivil güçlerin de terörle mücadeleye nasıl katılacağını planlayacak. Planın yürürlüğe girmesiyle tüm kamu kurumları terörle mücadeleye destek verecek. PKK'NIN HİÇ Bİ TAKTİĞİ HÜKÜMETE SÖKMEDİ Hükümetin, geçen temmuzdan itibaren terörle mücadele konseptini değiştirmesi sonrasında PKK, Doğu ve Güneydoğu'daki il ve ilçelerde eylemlerini yoğunlaştırdı. Önce elinde yeterli eğitimli kadroların bulunmaması nedeniyle taktik değişikliğe giden PKK, yollara patlayıcı yerleştirip güvenlik güçlerini hareketsiz hale getirmeye çalıştı. Ancak, devletin bu eylemlere karşı geri adım atmaması üzerine, örgüt; bu kez de il ve ilçe merkezlerinde YDG-H unsurlarını kullanarak ''halk ayaklanması''nı uygulamak istedi. Devlet, PKK'nın bu atağına da karşılık verdi. DAĞ VE ŞEHİR KADROLARI ARASINDA İLETİŞİM KESİLDİ Güvenlik güçleri, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun valilere gönderdiği genelgenin ardından örgütün kontrolündeki il ve ilçelerde operasyonları yoğunlaştırdı. Arka arkaya yürütülen ve halen devam eden operasyonlarda, örgütün dağ kadroları ile şehir kadrolarının irtibatı büyük oranda kesildi. Bu süreçte, Türkiye'nin terörle mücadele tarihinde pek görülmeyen bir durum oluştu. Operasyonlar çerçevesinde il ve ilçelerde yürürlüğe konulan sokağa çıkma yasağı ve örgütün baskısından bunalan yerel halk, `yaşam` alanlarını terk etmeye başladı. Ellerinde valizler, bohçalar, poşetlerle çoluk çocuk başka yerlere göç eden kitlelerin görüntüleri ortaya çıktı. Keza, devlet çatışmaların sürdüğü bölgelerdeki öğretmenlerini güvenli alanlara çekerek eğitime geçici olarak ara verdi. `Sağlık` hizmetleri kademeli olarak yürütülmeye başlandı. DEVLET, YENİ DURUMU GÖRDÜ Özetlemek gerekirse, gelinen süreçte hem devlet, hem de örgüt açısından şimdiye kadar görülmemiş fiili bir durum oluştu. PKK, bu kadar güçlü bir devlet otoritesi ve kararlığını karşısında bulmayı beklemezken; devlet ise, terörle mücadelenin artık ''teröristle mücadeleden farklı'' konseptle yürütülmesi gerektiğini gördü. Halen il ve ilçelerde yer yer çatışmalar devam ederken, İçişleri Bakanlığı, ''terörle mücadelenin, teröristle mücadeleden farklı olduğu'' gerçeğinden hareketle önemli bir proje için geçtiğimiz günlerde çalışma başlattı. TERÖRLE MÜCADELE DE İLK 'MASTER' PLAN İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın talimatı sonrasında bakanlık bünyesindeki Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı, ''Türkiye'nin ilk terörle mücadele master planı''nın hazırlığına başladı. Müsteşar Muhammed Dervişoğlu’nun başkanlığında oluşturulan çalışma ekibi, ilk master planı çerçevesinde ''artık sadece teröristle değil, terörizmle nasıl mücadele edilmesinin gerekliğini'' ortaya koyacak. Plan kapsamında, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı, devletin, silahlı güçlerinin yanısıra silahsız güçlerinin de terörle mücadeleye nasıl katılacağını / katkı vereceğinin programını hazırlayacak. TÜM KURUMLAR DESTEK VERECEK Hazırlanacak master planının yürürlüğe girmesiyle birlikte devlet çatısı altında yeralan tüm devlet kurumları terörle mücadeleye destek verecek. Kurumlar, nerelerde neler yapılması gerektiğini, teori ve pratiği birleştirip planın parçası haline getirecek. Kamu güvenliği ve düzeni başta `olmak` üzere, `iş,` `eğitim,` `sağlık,` imar, şehir yapılanmaları, `aile` ve sosyal politikalar, `gençlik` ve `spor,` devletin tüm yatırımları, sosyal yardım projeleri, terörle mücadele master planı çerçevesinde oluşturulacak ve uygulamaya konulacak. Kurumlar, plan ve programlarını kendileri uygulamalarının yerine master planı çerçevesinde hareket edecek. Her kentin ve yerleşim biriminin kendisine göre bir profili oluşturulacak, ihtiyaçları bu profile göre belirlenecek ve tamamlanacak. TERÖRİZMLE TOPYEKUN MÜCADELE Böylece, Türkiye'nin; 1984’te PKK’nın Eruh ve Şemdinli baskınlarıyla başlayan terörle mücadele tarihinde, siyasiler, akademisyenler ve uzmanlarca hemen her ortamda sıkça telaffuz edilen ''Terörle mücadele teröristle mücadele etmek değildir. Terörle mücadele ayrı, teröristle mücadele etmek ayrı. Devlet topyekûn mücadele etmeli'' tanımlaması hayat bulacak. Devlet, artık ''topyekûn'' biçimde terörle mücadele edecek. Yılın son günü, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun başkanlığında oldukça kalabalık katılımcıyla gerçekleştirilen güvenlik zirvesini yeni master planı çalışması içinde değerlendirmek mümkün. Tabii, farklı bir gözle bakıldığında; bu master planının hazırlanıp uygulamaya konulmasını Yeni Çözüm Süreci olarak tanımlamak yanlış olmasa gerek. Buzdolabına konulduğu açıklanan Çözüm Süreci'nin istenilen sonucu vermemesindeki eksikliklerin tespit edilip, bu eksikliklerin bu kez Terörle Mücadele Master Planı'nda tamamlanması, Türkiye'nin `terör` sorununun üstesinden gelmesine katkı sağlayacaktır. `Tolga` Şardan / Milliyet Edit 04.01.2016 00:31, Emir Malik Kadıoglu

  • 00:08Mezhep ayrımcılığı: Peki nereye kadar?

    Mezhep ayrımcılığı yapanlar Allah aşkına söyleyin siz Müslüman mısınız? Ya da durun şöyle sorayım : Siz hiç mezhep ayrımcılığının Müslümanlığa zarar verdiğini anlamadınız mı şimdiye kadar? `. Biz` Hz.Ali'yi seviyoruz diyenler peki onun oğullarının neden susuz kalmasına vesile oldunuz. Yıllarca sırf mezhep kavgaları yüzünden Müslümanlar birbirini katletti.Kafirler ise yıllarca bizi seyretti. Edit 04.01.2016 00:08, Emir Malik Kadıoglu

  • 21:45Operasyonlar...

    Mehmetçiğimizin PKK'ya yönelik operasyonları devam ediyor. Dua ederek destekte bulunabilirsiniz. Ayrıca haberimizi şukulamanızı tavsiye ederiz. Edit 03.01.2016 21:45, Emir Malik Kadıoglu

  • 20:47Suç Sabit... (Markar Esayan)

    Bugün itibarıyla ayakta iki kuvvet kalmış gözüküyor: `Din` ve sekülarite… Bunlar da modernite zemininde karşı karşıya geliyorlar, getiriliyorlar. Can çekişen veya yeni boy vermeye çalışan ideolojiler bu kuvvetin alt kümeleri/gölgeleri (epifenomenalizm) şeklinde var olmaya çalışıyorlar, genellikle de “söze müdahale etmeyi” misyon sayan aydın/akademisyen ruhbanları tarafından. Sekülarite, seküler toplum ve devlet hiçbir `zaman` `din` ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması olarak zuhur etmedi. Sekülarite dini yok etmek istedi. Bunu çok arzuladı; çünkü en büyük rakibinin temelde `din` olduğunu düşündü. Sekülerleşme tezi, dinin bir anomali, çocukluk hastalığı olduğuna dairdi. `Bilim` geliştikçe insanlar soruların cevaplarını bulacak ve `din` kuşatmasından kurtulacaktı. `Din` ve Allah fikri insanın `doğa` karşısındaki çaresizliğinin bir sonucu olarak psikolojinin yarattığı bir yanılsamaydı. `Bilim` buna çare bulduğunda yanılsama da (en hızlı kıta Avrupası'nda `olmak` üzere) `dünya` sahnesinden çekilecekti. Ortadoğu Allah'ın zuhur ettiği yer ise, kıta Avrupası da yok olduğu yer olacaktı. Neden dinden bu kadar nefret edildi? Çok karmaşık ve çok cevaplı bir soru. Konstantin'in Hıristiyanlığı Roma'nın meşru dini olarak kabul etmesinden sonra Batı kilisesinin piskoposlarını birer prens haline getirmesi ile başlar. Böylelikle aslında Hıristiyanlığın Avrupa'da toplumsallaşması önlenmiş olur. Ama temeldeki çekişme, iktidar organizasyonuna dairdir. İktidarın işlevselleşmesi toplumun bir değerler sisteminde birleşmesi, ortaklaşmasını zorunlu kılar. Bunu `ulusal,` bölgesel ve küresel çapta en başarılı şekilde yapacak en etkili kurum dindir. Bu nedenle Aydınlanma ile birlikte Batı Kilisesi en büyük hedef oldu. Birkaç yüzyıl içinde ağır yenilgiye uğratıldı. Geldiğimiz noktada, artık dinin değil, sekülerleşme tezinin bir anomali olduğu ortaya çıkmıştır. Dinler ortadan kalkmadığı gibi daha da güçlenmiş, `inanç` meselesinin insana dair ayrılamaz bir özellik olduğu anlaşılmıştır. Ama bunun hazmedilmesi belki bu yüzyıl boyunca olacak. Eğer olursa, modernite ile dinin çelişmediği ortak bir düşünceye dönüşecek. Ben modern ötesinin bu aşamada gerçekleşeceğini düşünüyorum. İnsanlık bir sonraki aşamaya bu anlayışın küreselleşmesiyle geçecek. Bence `insan` uygarlığının önündeki en büyük aşama/sınav budur. Olmayabilir de. Bu nasıl bir durum/lar meydana getirir bilemem. Ama 3. ve nihai `dünya` savaşını getireceği yüksek olasılıktır. ABD, Çin ve Güney Amerika'da Hıristiyanlık, Ortadoğu, `Afrika,` Asya'da İslam yükselişte. Şu anda en agresif büyüme Evanjelik Protestanlık ve İslam'da gözleniyor. Seküler tez çöktü. Aydınlanma, insanı Mars'a götürdü ama en temel ihtiyacını, anlam arayışını tatmin edemedi, temel sorulara cevap bulamadı. (Bulamazdı da.) Şimdi burada bir uzlaşma mı olacak, yoksa delice bir kapışma mı? Belirtiler ikisinin birden olabileceği yönünde. Kurumsal Batı (bireylerden hiç bahsetmedik ve bahsetmiyoruz) bu delice saldırısını, İslam üzerinden başlatmış durumda. Çünkü İslam ülkeleri madun, zayıf ve yeteri kadar ötekileştirilmiş durumda. Şunu demek istiyorum; Batı, dinle olan meselesini İslam üzerinden görmek istiyor. Belki İslam yenildiğinde, Hıristiyanlık da ikinci kez başkaldıramayacak bir yenilgi almış olacak. DAEŞ bu nedenle çok işlevsel… FETÖ de öyle… İkisi de karikatürize… Onlara göre `din` normal insanların işi olamaz. Bu nedenle de Müslümanların özgün ilerlemesini ifade eden Yeni Türkiye ve Erdoğan'dan nefret ediliyor. (Ahlaksızca, ama anlaşılır.) Çünkü Yeni Türkiye, aslında Aydınlanma/sekülarite teorisinin çöküşünün en önemli belgesi… Edit 03.01.2016 20:47, Emir Malik Kadıoglu

  • 20:11Kanalizasyon Temizliği (Önemli)

    Üç ilçede 269 pkklı etkisiz hale geldi (A haber) Edit 03.01.2016 20:11, Emir Malik Kadıoglu

  • 20:05Son Dakika

    `HDP` vekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılma durumu Meclis'te görüşülecek. Edit 03.01.2016 20:05, Emir Malik Kadıoglu

  • 17:20Duyuru

    Değerli siteyi ziyaret eden kardeşlerim: Yayınlamamı istediğiniz haber,makale,içerik vb. Varsa giriş yaparak paylaşabilirsiniz. Bu site hepimizin olsun. Edit 03.01.2016 17:20, Emir Malik Kadıoglu

  • 17:14Trabzonspor transfer haberleri.

    SOL BEKE YENİ ADAY GÜRAY VURAL Trabzonspor'un sıkıntı yaşadığı bir başka bölge olan sol kanat için de temaslar devam ediyor. Kayserisporlu Ömer Bayram’ın ardından şimdi de Akhisar Belediye’deki performansıyla yıldızlaşan Güray Vural’ın adı listeye girdi. (FANATİK) Edit 03.01.2016 17:14, Emir Malik Kadıoglu

  • 16:49Fenerbahçe'nin saçma sapan gidişatı.

    Türkiye 1. Ligde ilk devre bitti. Şu anki yazımda ise `yaz` boyunca `yıldız` oyuncularla kadrosunu süsleyen Fenerbahçe'den bahsetmek istiyorum. Belki de kesinlikle şampiyon olur dediğimiz takım gerçekten kötü bir gidişte. Bunun en büyük sorumlusu ise tek golün üzerine yatan Vitor PEREİRA . Hocayı suçlamak gibi bir derdim yok ama tek golün üzerine yattığı için takım çoğu maçı kazanamıyor. Edit 03.01.2016 16:49, Emir Malik Kadıoglu

  • 12:57Uyan Müslüman !

    Her `zaman` söylüyorum yine söylemeye devam edeceğim. Mesele Türklük Kürtlük değil. Asıl mesele haç ile Hilal'in,Müslümanla kafirin . Hak ile Batılın savaşı. Ey Müslüman safını belirle ve yaklaşan 3.Dünya Savaşında doğru yerde bulun. Bulun ki bütün Cihan Müslümanların gücünü görsün. Edit 03.01.2016 12:57, Emir Malik Kadıoglu

  • 12:26Hadi Oradan Be !

    Bugün yazıma direkten geçeceğim.Çok şükür Müslümanım.Ama şunu söylemeliyim ki artık hocalara fazla güvenim kalmadı.Yıllarca saygı beslediğimiz hocalar ya topladıkları Himmetle vatanını satıyor.Ya da yanmaz kefen satıyor.Ben mehdiyim diyerek dinini satanlardan zaten bahsetmeye gerek yok. Peki bu ülke nereye gidiyor böyle.Müslümanlar ne kadar Müslüman? Lütfen bu olaylar karşısında cahil olmayalım. Edit 03.01.2016 12:26, Emir Malik Kadıoglu

  • 12:16Cübbeli Ahmet Hoca yanmaz kefen satıyor!

    http://dai.ly/x2h35mc Edit 03.01.2016 12:16, Emir Malik Kadıoglu

  • 11:55İşte Teogs'da İptal Edilen Soru

    Tepe sınavı fen ve `teknoloji` dersindeki A 13 (B :19 C:18 D:15) bütün şıkların doğru, bütün şıkların yanlış olduğu gerekçesiyle Teog sınavının bittiği gün hemen iptal oldu. Edit 03.01.2016 11:55, Emir Malik Kadıoglu

  • 00:4015 Tatil

    Öğrencilerin merakla beklediği 15 `tatil` 22 Ocak Cuma günü başlayacak ve 5 Şubat'a kadar sürecek. Edit 03.01.2016 00:40, Emir Malik Kadıoglu

  • 00:37Tek vatan,tek millet,tek bayrak!

    Bugün bir programda şehit babası olan bir Kürt babanın sözleri beni bu konuda bir kez daha düşünmeye yönlendirdi. `Baba` oğlunu şehit vermesine rağmen bizim tek bayrağımız var diyordu. Bu sözlerden ders almalıyız aslında Türklük Kürtlük yoktur `kardeşlik` vardır. Tek vatan,tek millet,tek bayrak. Edit 03.01.2016 00:37, Emir Malik Kadıoglu

  • 00:27Tek vatan,tek millet,tek bayrak

    Bugün bir programda şehit babası olan bir Kürt babanın sözleri beni bu konuda bir kez daha düşünmeye yönlendirdi. `Baba` oğlunu şehit vermesine rağmen bizim tek bayrağımız var diyordu. Bu sözlerden ders almalıyız aslında Türklük Kürtlük yoktur `kardeşlik` vardır. Tek vatan,tek millet,tek bayrak. Edit 03.01.2016 00:27, Emir Malik Kadıoglu

  • 00:03Nerede Millet Orada Devlet makalesinin devamı

    İçimiz parçalanıyor onları gördükçe.Ama elimizden hiçbir şey gelmiyor ve sözü büyüklerimiz alıyor. "Nerede bu devlet, nerede bu devlet" sonunda iktidara `AKP` hükümeti geliyor ve büyük sorunlar halloluyor . Sözü yine büyüklerimiz alıyor ve " Nerede millet, orada devlet" diyor. Sağlıcakla kalın . Edit 03.01.2016 00:03, Emir Malik Kadıoglu

  • 22:43Nerede Millet, Orada Devlet !

    Bugün bir `yazı` paylaşmıştım editörlüğünü yaptığım `haber` sitesinde. "Nerede Millet,Orada Devlet"diye.Şöyle `AKP` hükümetinden önceki yıllara dönüyoruz en başta. Enflasyon canavarına tutsak olanlar karşılıyor bizi. Sonrada yüksek faiz mağdurları bizi ağırlamak istiyor.Hastane odalarında sıkışık olarak yatan ve yüksek `hastane` masraflarını ödeyemeyen masum halk ise merhabasını eksik etmiyor bizden. Edit 02.01.2016 22:43, Emir Malik Kadıoglu

  • 22:41Nerede millet, Orada devlet!

    Nerede bu millet nerede bu devlet sözü , 13 yıldır "Nerede millet, orada devlet" sözüne dönmüştür. hayırlı olsun. `Emir` Malik Kadıoğlu Edit 02.01.2016 22:41, Emir Malik Kadıoglu

  • 22:16Türkiye'm

    Gölge CIA :Türkiye süper güç olacak. Edit 02.01.2016 22:16, Emir Malik Kadıoglu

  • 22:04Teog soru iptali.

    TEOG `sınav` sonuçları Ocak ayı içerisinde açıklanacak. İptal edilmesi beklenen sorular ise hala açıklığa kavuşmadı. Edit 02.01.2016 22:04, Emir Malik Kadıoglu

  • 21:58

    İstek ve önerilerinizi lütfen yorumlarda belirtiniz. Edit 02.01.2016 21:58, Emir Malik Kadıoglu

  • 21:54Kanalizasyon Temizliği

    Kanalizasyon temizleme işlemi sürüyor. Dünden bugüne 97 pkk elamanı gebertildi. Edit 02.01.2016 21:54, Emir Malik Kadıoglu

  • 21:34

    Sitemiz açılmıştır . Hayırlı olsun Edit 02.01.2016 21:34, Emir Malik Kadıoglu

  • UA-72170829-1